SENSİZLİK
Ne zaman gökyüzü sağınak olursa
Bir perde çekilir gönlümün bozuk vanasına Yüreğime bahar geldi diye sevinirim Yağmur’dan başka kimse eşlik edemez Kapı duvar gibi ıslanır yalnızlığımın ışığı Sırsıklam sakladığım sensizlik susar Cümleler boğazımda çığ gibi düğüm atar Elim kolum mucrim gibi hasretinle titrer Şimşekler çakarcasına gelişini beklerim Gürültüsüz, kavgasız, dupe düz yakta git Ne zaman Güneş vursa pencer’den içeri Bir hüzün sarar etrafımı ateşten beteri Kış düşer soğuk bedenimin aynasına Çaresizlik devriye gezer limanlar taşar Sahillerde terk edilmişcesine umutlar Çemberi daralır tufanlar yeniden kopar Sensizlik darma duman ederek kaderi Bu gönül terk ediyor yine bu şehri Çığlıklar büyüyor, sessizlik çürüyor Hangi iklime sığınsam Hangi mevsime kansam Hangi şehre gitsem Sana mı gelsem Kendimde mi kalsam Seni nasıl getirsem Neye üzüleceğimi bilemedim sevgilim Hangi yere gitsem yokluğunla sen varsın Ne yapsam ne etsem Sensizliği bitirsem |