Ömür usul usul gelip geçerken,
Yılımızın kıymetini bilmedik.
Yolduk ağaçları çiçek açarken
Dalımızın kıymetini bilmedik.

Toprak, hava, yağmur, su, çam, palmiye
Her biri bir nimet Hak’tan hediye.
Kırdık gözümüze batacak diye,
Çalımızın kıymetini bilmedik.

Katıldık batının kültür göçüne,
Ortak olduk had bilmezin suçuna.
Ne kadar çöp varsa attık içine
Gölümüzün kıymetini bilmedik.

Onlarla dönerdi gece gündüze,
Kulak asmadık bu sessiz vaize,
Her biri ayrı bir ibretti bize
Ölümüzün kıymetini bilmedik.

Kota koyduk yurtta her tür mahsule,
Tütün, pancar, fındık saysam nafile
Kaliteli malı yedirdik ele,
Balımızın kıymetini bilmedik.

Fabrika kapattık sildik öğüdü,
Göğü deldi işsizlerin ağıdı.
Avrupadan ithal ettik kağıdı,
Malımızın kıymetini bilmedik.

Tarım ülkesinde dert yandık selden,
Doludan, yağmurdan, güneşten, yelden
Tohum üretmedik istedik elden,
Dölümüzün kıymetini bilmedik.

Skeytboord oldu bizdeki kay kay,
Tam fule dönüştü, hoşça kal bay bay.
O kadar çok var ki bitmiyor say say
Dilimizin kıymetini bilmedik.

Akyüzüm akıllı izlerken dizi,
Aklı kıt yürüyüp geçti denizi.
Bu hale akıllı getirdi bizi,
Delimizin kıymetini bilmedik.

Seyit Osman Akyüz