GEL GÖNLÜMÜN SULTANI
Bu çağrım
İlk değil ki sana Tuna kokulu, şiirlerde de Çağırmıştım kaç kere Hatta özlemlerimden söz edip “Seni öyle özledik ki Bu şehir ve ben” demiştim Hatırladın mı ? O, Bildik, tanıdık kentin sokaklarında Şimdilerde Bir aşağı, bir yukarı Eskitiyorum kaldırımları Birileri çıkıyor her bir köşeden Kalbim yerinden, fırladı, fırlayacak Ama Ama sen değilsin hiçbiri Kahroluyorum Dün En sevdiğin caddeden geçtim yine Tam köşeye yeni bir dükkan açılmış Baktım Kar pekmezi Vişne suyu ve kar Ne kadar severdin hani Yanımda olsan Daha sen demeden eline tutuştururdum Yüzüme bakar Gözlerinin içi gülerdi Ne bileyim ben Hüzünlendim işte Bir tuhaf oldum Oyuncağı alınmış çocuk gibi Mızıkcılık çıkaracağım Bir çatan olsa Gönlümün sultanı Nazlı çiçeğim Sen orada Hazan ve hüzünle Hemhâl olurken Şu aklımda, dimağımda sen varsın Sensizlik hakimdir tüm yaşantıma Bir yanım figanda Bir yanım mağrur Bir yanım firarda Bir yanım mağdur Sen gelsen açacak sevdamın gülü Dudak suskun, cam buğulu, yâr küskün Deli gönül seni ister yâr seni Elbet sabah olur bekleme tan’ı Çare sensin “gel gönlümün sultanı” Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ |
Bir yanım mağrur
Bir yanım firarda
Bir yanım mağdur
ŞİİRDİ ŞAİRDEN...
TEBRİKLER