TERCEME İ HALŞiirin hikayesini görmek için tıklayın TERCEME’İ HAL
Çiçek gibi çocuklardık bizler yumurtayı kümesten ayranı yayıktan, Bulgur pilavına şükrettiğimiz Kore gazisi babamızın anılarını Ninelerin kafdağının ardından hikayelerini geceleri saklambaç oynayp, Çanak çömlek patlattığımız zamanlar Belimizde kar delik kara lastikle, Şapkasız giremediğimiz okulumuza koşarken, Saman sarı yapraklı defterlerimize Ölçüsüz uyaksız şiirler karalıyorduk. Kalemi aldılar elimizden, Silah tutuşturdular Sağdan vurdular soldan vurdular, Sonra hepimizi aynı zındana doldurdular. İşlemediğimiz suçlardan yargılandık Haketmediğimiz cezalardan affa uğrattılar Kimimizi de astılar Bir ara ılık rüzgarlar esmeye başladı Geldi sandık ömrümüze bahar. Sonra Sonra önümüze bir mecik box koydular. Marianna ile aşık Cear la zengin sandık kendimizi, Su ellen ile kadeh tokuştuduk sarhoş olduk içmeden, Birzaz da öyle oyaladılar. Bu ağır hayatın ağırlığıyla ezildikce ezildik Beyaz somun ekmeği gördüğümüzde sofrada Dişimiz protez Göremez oldu gözümüz, Çöktü omuzlar ağır geldi Yükümüz Belimiz bükük derman kalmadı dizlerde Çukurda bir ayağımız Bir maaş kuyruğunda son buldu zaman, Ve öldük hiç yaşamadan. Hani varya damdan düştü bir kurbağa, Titretti kyruğunu misali, Damdan düştü bir kurbağa, Titretti kuyruğunu, onu aldı jandarmalar, Mezarını kazdılar, ve mezartaşına şöyle yazdılar damdan düştü bir kurbağa Cesedimizi aldılar musallaya koydular, Cenazemize bir fatiha bile okumadılar MUSTAFA EREN |
Kutlarım ...