ÖZGECAN'A SİTEMDİR
Artık kuşlar ötmüyor gönlümün otağında
Susamadım haftalar oldu içimde bora fırtına Takvim yaprakları sararmış koparmayalı hayli olmuş Suyunu akıtan musluğun şıplayan sesi tuhalaşmış Biri sanki kapatmış pilimi sıfırlamış zihnimi Sen dokununca canlanır belki dedim sende gelmedin Gönlümün mahzenine o hoş sedanla bir seslenmedin Sızılarıyla baş başa kalmış ne okşadın ne de sevdin Tufanın yıktığı harabatı görmek acıtacaktı kalbini Umarsızca geçtin önümden yabancı gibi bakmadan Bir tatlı söz ya da bir selam etmeden eğdin önüne başını Suçlular gibi sıvıştın adeta uçtun günahını saklayarak Geri ye bakmadan kayboldun dar sokağımızın sonunda Pencereden sarkan sarmaşıklara dolandı saçlarım Rüyasız gecelerin rahavetleri saçıldı üstüme irkildim Ağlayarak tekrarladım sessizce söyledim şarkımızı ardından Seni dürdüğüm levhanın karşısında bir daha söyledim usanmadan Kırdığın kanadımı bir daha onardım bak sevecek yine seni inan Üzülmemen için seni ciltledim yeni kitaplarım gibi onararak Hayat borcçlu kaldı bana alacaklı benim çekip gidene ne yapsak Bir tatlı nida getirecek belki rıhtımına gülücük çiçeklerini uzatarak Sen ve ben el ele tutmak için bekleyen çocuklar gibi utanarak Hasret treninden vuslat trenine aktararak sevdamızı yaşatsak… Ayşe Ciplioğlu Kaş |
Sevgilerimle..