BİR, AĞUSTOS AKŞAMIŞiirin hikayesini görmek için tıklayın .../..Bizler,doğa’nın içinde,doğa’nın bozulmamışlığında, büyüyen ve doğa’nın safiyetinden,hayatı tanıyarak,yaşa- yarak öğrenen son kuşaklardık ! ../... ../... İlk aşık günlerimden ve o günlerde yazılmış,ilk aşk şiirlerimden.../.. Yıl : 1964-Gemlik Yine hüzünlü ve, yalnız geçen bir akşam. Sen yoksun... Seni düşünüyorum ve sensizliğimi. Ölü sessizliğinde ortam. Sıcak ve boğucu bir akşam. Buharlaşıyor gibi,sanki bütün hissettiklerim. Sanki,yıldızlara doğru yükseliyor duygularım, Senli hislerim ! Tek tek yakalayıp onları, Ellerimle,mandallamak istiyorum yıldızlara ! İstiyorum benim de olsun, İçimdeki gökyüzümde,duygularımdan Saman yolum ! Ve ortasında,ışıl ışıl parlayan sen, En büyük çoban yıldızım ! Ama,yorgun kollarım,uzanamıyor onlara. Çakır yıldızlar altında uçuşan,senli duygularıma ! Bu sensiz ve sıcak akşamlar, Hep yoruyor beni. Düşünceler,acımasızca yargılıyor ! Korkularım sorguluyor ! Ve gözlerim,bitmeyen özlemlerle, Yıldızların arasında,sanki seni arıyor ! Ağustostan,boğucu ve sıcak bir akşam. Seni düşünüyorum. Gözlerimle izlerken,ateş böceklerini, Ve yaşatıyorum benliğimde, Sensizken bile,sana olan sevgilerimi. Uçuşurken etrafta, Yeşil Neon’lu ateş böcekleri, Aydınlanırken onların ışıltılarıyla, Gecenin sakin,dingin ve karanlık derinlikleri, Senin silüetin beliriyor,sanki gözlerimin önünde, Su gibi duru tenin ve endamının eşsiz güzellikleri ! Başımı kaldırıyor,yıldızları seyrediyorum. Gökyüzünün,sonsuz derinliklerinde yıldızlar, Panjurlar arasından, Balkon diplerine işaretleşen, Sevgililer gibi bakışıyorlar ! Sanki,birbirlerine göz kırpıştırıyorlar ! ve sanki,içlerine beni çağırıyorlar ! Sıcak ve boğucu bir akşam. Bozuk sesli bir enstrümanın, Akort edilişi gibi,ötüyor kurbağalar ! Pencere diplerinde sevgililerine, Usanmadan,serenat yapan, Çaresiz aşıklar gibi sanki, Ağustos böcekleri ! Sanki,sen varmışsın gibi yanımda, Bu sıcak ve yalnız,Ağustos akşamında, Sessizlik,sükun ve Hüzünler,yanıbaşımda. Kim bilir sen neredesin ? Biliyormusun ki,ben ne hallerdeyim ? Ayni gök kubbenin altındayız, Ayni zaman diliminin sarmalındayız. Sen,kim bilir kaçıncı uykuların kıyılarında ! Ben se; Bu yıldızların altında,uykusuzluk girdaplarında ! Ayrı ayrı yalnızlıklardayız ! Asude bir ortam ve derin bir sessizliğe bürünmüş civar, Düşünüyorum...ve dalıyorum kendi içimde,enginlere. Ne rüzgarın sesi,ne de bir yaprak hışırtısı var. Bütün bunlar,gecenin dekorunu tamamlıyor ! Sanıyorum ki şu an,sadece yıldızlar, İçimden geçenleri ve düşündüklerimi, Sana olan hasret ve özlemlerimi,onlar anlıyorlar ! Gecenin ilerleyen zaman diliminde, Göz kapaklarım,gittikçe ağırlaşıyor ! Ve sıcak gecenin üstüne, Yavaş yavaş,bir perde gibi kapanıyor ! Her şey,siliniyor ruhumda, Ne var sa belleğimde, Aklımın kıvrımlarında. Dalıyorum sanki,dipsiz derin bir uykuya ! Kalmıyor benliğimde hiç bir şey, Ne yıldızlar, Ne kurbağa sesleri, Ne Ağustos ve ateş böcekleri, Ve...ne de,SEN ! Yazılış Tarihi: 1964-Gemlik Tuğal KÖSEMEN 25.08.2015 |