]






…MAVİ ATKI…

Âsi serçem,
Bin mevsimdir yalnızlığı içerim bin yerimden
Bin kirpiğim uykuyu çeker senin için erken saatlerde
Bin uzun hece gibi çiçek misali açarım kaleminde
Bin uzun gece gibi sana akarım biteviye
Bin susku yerleştiririm seni bulduğumda dudağıma hicabımdan
Ve bin kez dibe vururum yağmurun inleyişinde hasretimden
Bin kavganın ortasına düşerim beni bıraktığın yerde
Bin düş gezgininin sancısı sarar yüreğimi bu sensizlik dağında
Bin bahar mimoza kokusu gelir bana attığın her adımda
Bin parçalanmış hayatlardan arta kalan rüzgârlar
Birbirine çarpar kentimin viyadüklerinde
Bin ömrümdeki çığlıklarım ağzımdaki susuşlarıma kilitlenir de fark edemem
Âsi serçem,
Birbirimizden uzakta olsak ta,
Her yolun sonunda sana diriliyor,
Yokluğuna bin kez daha ölüyorum
Bir yağmur damlasının içindeki bir harfe dönüşüyor,
Hasretlerimi bir çığlıktan diğerine taşıyorum
Sonra sensizlikten kavruluyorum güneş altında
Ama ne seni bulabiliyor,
Nede nefeslerini hissedebiliyorum
Vedalar sarıyor beni
Karanlık şehirler boğuyor
İçim yanıyor sonra…
Şimdi ben suskun
Kent suskun
Yamalı geçmişim suskun
Gece suskun
Olsun !
Hasretin yaksa da bağrımı,
Özlemin bin kez dağlasa da yüreğimi
Sana olan aşkımı hiçbir şey söndüremez
Biliyorsun,biz çetrefilli bir sevdanın güneşe bakan yüzleriyiz
Ve sevdamız boyunlarımızda masmavi birer atkıdır
Masmavi birer atkı…

…..s.altunbaş…23:15…/07.08.2015…ankara...