HOŞGELDİN RUHUM...
Özlemek güzel şey ,
Ve sobelenmek,bir ikindi vakti Kendi kendime... Hoşgeldin ruhum, Hoşgeldin! Sana uzak yaşanmışlıklar biriktirdim zulamda, Otuzu devirdikçe takvimlerde , Daha çok susar oldum , Kitapta okumuyorum uzun zamandır, Yitiriyor kendini anlamlar , Adı gibi tadıda değişiyor Demlikteki çayın, Saksıdaki çiçeğin, Ve rehberindeki isimlerin, Zamanla değişiyor herşey, Kendi kendine bile yabancılaşabiliyor insan, Mutsuzluğum takım elbiseyle geziyor artık, Ustalaştık saklamakta acılarımızı.. Hangi denizlerde sakladıysam Öyle uzun uzun ağlamıyorum Makyajı akmıyor gözyaşlarımın, Kimseyi senin gibi sevemedim diyebilebileceğim biri yok, Tek kullanımlık aşklarla silmişim heveslerimi, Ve ne acı, Terketmek kendini mezarlıklara. Ay sonlarını zor getiren ben , Mezar taşı yaptıramadım hatıralarıma, Hep burası mıydı diye ayak ucundan yürüyorum huzuruna.. Yeni bir ayrıkotu bulmalıyım kendime Herkesleşmeden,yeni bir kadeh... Kimse gelişi güzel sevmiyor artık, Bütün kadınlar güzel,adamlar karizmatık, Sistemli ilerliyor karşı komşuyla ilişkilerimiz, Konuşmadan önce düşünür olduk, Samimiyetler her akşam büzgülü çöp poşetlerinde.. Aptallığına hayran olup sevimli bulamıyorsun kimseyi. Yalnızlaşıyoruz... Eskisi kadar Sezen dinlemiyorum artık, Çünkü hikayelere uymuyor şarkılar, Hep eksik hep yavan.. Tadı yok anlayacağın kahvedeki yudumun. Balkondaki sohbetlerin, Sanki herkes kimliğini kaybetti, Gazete ilanlalarıda yok artık hükümsüz diye. Demli demli paylaşılmıyor acılar, Hep bir mutlu kalıbı hep resimlerde cansız gülüşler, Pornografik bir kayıp, Kendi kendine itiraf edememek duygularını, Ve hep ömür genel izleyici kitlesi Heybede bir cep telefonu, Kulakta ısrarlı ne olsundan öteye geçmeyen Okunmayan kitapların,kullanılmamış cümleleri, Hoşgeldin ruhum, Sana denizler biriktirmek isterdim ortasındayken ömrün Ama su birikintisinden öte geçemiyor bahsettiklerim. Çarşaflar temiz, Yeni değiştirdim, Ve uzun kalacağını umud ederek Eski şarkılardan demet yaptım buzdolabında. |