İÇİMDEKİ KIZIN SAÇLARI UÇURUMA DEĞMİŞTi
sessizlik ve karanlık yağmalamış odamı.
Ay ışığı düşmüştü gözlerime, ve uykuluydum, uyuyamamak bir sanat aslında. Eski beni bulamıyorum nede, düşüncemdeki o esas, kendim olan kadını. Bir sigara yaktım kaçıncı olduğunu - unutmuştum dudağım kurumuştu. Bir ihtiyar gibi karamsardım, mızmızlanan bir huysuz gibiydim bugünde. Harfiyen dedikleri gibi huzursuzluk dert, belkide dert ortağım beyaz duvarlar’idi. İçimdeki kızın saçları uçuruma değmişti hayallerimde, güçlü durmaya çalışırken tamamen dengede kalıyordu. mutlu yahut mutsuz olduğunu umursamıyordu. bu yüzden bir yanılgısı vardı hayata dair; ne bir ihtirasın eşiğinden dönerdi bir göz yaşı pıhısı, nede bir yalnızlıkta yoksun kalmak mümkün müydü ? içimdeki kızın saçları uçuruma değmişti hayallerimde, gülümsemiyordu ama öylece duruyordu, aradığı bir şeyler vardı bir umut bilemedim bir mucize, belkide istediği ve beklediği bir gün vardı huzurlu. |