GECENİN GİZEMİNDE SENGecenin en sessiz saatlerinde Yorgun düşer beden kapanır gözler Dünyayla iletişimim kesilir Düşler kapısı aralanır ağır ağır Karşımda belirirsin ansızın Parmak uçlarında yürüyerek yaklaşırsın Nazlı bir gelin edasıyla Tüm utangaçlığın üzerinde olur Donatırsın yatağımı güllerle Aralarım kirpiklerimi bakarım gülerek Hoş geldin diyerek sarılırım sana Tüm yorgunluğum geçer kollarında Ayrı geçen günlerin acısını Sığdıramayız kısacık ana Sindire sindire çıkarırdık her nefeste Alfabedeki harflerin en yalın hali Saklar gecenin gizemini Yarışır akreple yelkovan Bir su gibi geçer zaman Odama siner hayat iksiri kokun Mum ışığı yerini bırakır aydınlığa Gecenin yorgunluğu çıkarken doruğa Sıklaşır nefes alıp vermelerimiz Aşılmaz denilen kaleler feth edilir Salınır azap kuşları birbir Satır başlarında örtüşür devrik cümleler Parantez içine alırım ismini Değişmez noktayla vürgül’’ün yeri Ben seni yasaklarda sevdim Kimseler bilmesin diye be gülüm Sensiz nefes alamazken Yalnız yaşamaya da alıştırdın beni ... Refik 19 . 07 . 2015 İstanbul |