Seyahat
Ezik bir kalp gözlerinde tomurcuk
Dağlar, sahraları seyrana çıktı Vah zavallı çocuk, nazlı yavrucuk Midesi doluydu, kalbi acıktı Çıktı bir tepeye yüksek mi yüksek Baktı, etrafına nazar gezdirdi Sonsuzlukta zerre, altında tümsek Zevkine doyulmaz sonsuz seyirdi Altında yemyeşil engin ovalar Uzanır bir uçtan ta öbür uca Yeşilleri sarı morlar kovalar Derede akan su berrak duruca Kışın bir kere de yolu geçmişti Sessizlik hakimdi ölü kefene Güller perişandı bülbül susmuştu Rastlamak ne mümkün böyle ötene Biri uyandırdı onu uykudan Mahmur gözlerini oğuşturarak "Ne büyüksün dedi ulu yaratan!" Huzurda el pençe divan durarak Yağmur pak kalbine düştü toprağın Sanki aşık maşukuna kavuştu Kemiğe can geldi dalın, yaprağın İlahi emirle meyve oluştu Kuşlar böceklerin musiki sesi Bahçede bir bülbül Hakkı zikreder Sarhoş eder hissi keser nefesi Bu zikir sesleri ruhu mest eder Dönerken ruhunda bahar çiçeği Kalbinde açmıştı kırmızı güller Uyandı birazcık gönül bahçesi Başladılar orda zikre bülbüller 5.5.1982 |
etkili bir gözlem ve doğa sevgisi mısralarda
hece şiiri olarak yazılmış ancak bazı kafiyelerde uyumsuzluk var.
kaleminize sağlık