Güz Yangını
Sahipsiz, kimsesiz, gurbet ellerde
Yıllar gelip geçti nemli gözlerle Dillere bir özlem türküsü vurur Güz yangını vurmuş solmuş yüzlere.. Hasret çözülünce, diller konuşur, Diller inkar etse de, eller konuşur, Göz, kulak, parmaklar, kollar konuşur, Güz yangını vurmuş solmuş yüzlere.. Ağıt yakar anam çeker dilini Gözlerine çeker hasret tülünü, Neyleyim, mevsimlik dünya gülünü? Güz yangını vurmuş solmuş yüzlere.. Gurbet her anaya, dertler yüklerdi, Oğlunda kızında, sabır yoklardı, Ayağı altına, Cennet saklardı, Güz yangını vurmuş solmuş yüzlere.. Dedem yoksun kalmış, elden ayaktan, Gayrı yürüyemez, kalkıp yataktan, Ölmeden yürümüş o hakka çoktan, Güz yangını vurmuş solmuş yüzlere.. Komşu kapısını, usulca vurdum, Aç mıdır, tok mudur, gizlice sordum, Çaresizce öyle bakınıp durdum. Güz yangını vurmuş solmuş yüzlere.. Bir damladan oldu, insan denizi, Ne huyları benzer, ne parmak izi, Daha neler gördü, şu gönül gözü, Güz yangını vurmuş solmuş yüzlere. Anam, atam, çoktan hakka varmışlar, Arife gününde yola durmuşlar, Fâtihâ gönderen evlât sormuşlar, Güz yangını vurmuş solmuş yüzlere.. Vurguni neyleyim dünya nimeti, Sevgiyle artıyor, gönül serveti! Gönülden olmalı insan mürveti Güz yangını vurmuş solmuş yüzlere.. Abdullah Oral. |
Şiirinizi beğeniyle okudum.Duyguların aktarımı güzeldi
Kaleminiz kavi ilhamınız var olsun.Saygılar.