Çay İstanbul Tadında
Yedi tepe yedi sır erguvanlar naz misal
Kafdağı’nın iklimi incelir cam nazenin Berrak tenli albeni yudum yudum bir masal Demliğin sinesinde tazelenir bir enin Üsküdar’da bir mekan çay İstanbul tadında. Kız Kulesi bir rüya saçları suya değen Buğulu bakışları betimler hep su gülü Tevazu demlerinde demlik başını eğen Öyküsü anlatılan dem dem Leyla kakülü Naz ıtırlı billur an çay İstanbul tadında. Bir minyatürden güler gül misal çay zamanı Kuğuların rüyası sulara yansır yer yer İpek atlasa işli çay ıtırlı her anı Öyle bir efsane ki biçemez kimse değer Aşk nakışlı bir zaman çay İstanbul tadında. Tarihin kollarında albenili bir nigar Suzinak şarkıların güftesi her nefesi Arasan tüm cihanı bulunmaz böyle diyar Burada harmanlanır tambur ut ve ney sesi Olsa da mevsim hazan çay İstanbul tadında. Çayın melikesine mihmandardır bu belde Rüveyda masalının girizgâhı tüter naz Betimlenmeyen Leyla bir titrek güldür elde Sükutun kollarında buğulu sestir niyaz Ve düşler olur ayan çay İstanbul tadında. 29.06.2015 İbrahim Kilik |
YARİ İSTANBUL OLANIN GÖZÜNE UYKU GİRMEZ
SELAMLAR