otobüs
ilk otobüste görmüş , gönül vermiştim benden uzaklıga sürdügü sinesini. teninin canlılıgında , aziz bir rahip azad ediyordu günahlarını. kacınılmaz bir sevdanın carpımıhına gerılmıstık ıkımızde. basak sarısı sarcları uzap gıdıyor göcebe mevsimlerin mecali olmayan kuş sürüsüne.binaların ardından sarkan güneş alnında anarşist eylemlere durmus, yüzünün her cizgisinde özgür öyküler ciseliyordu. gözlerinin cifti birer marmara. mazereti yoktu kaşısın. tenınde tutulmustutürkülerim.. güldügünde yanagının iki yakasında acılan cukurlukların etrafında taafa durmuş bir hacı adayı telaşı , yaradanın sükünetine sunuyor suhallerini.. CAM kenarının can alıcı yerinde sehrin kesintilerini kestirmeye calısıyor cevresınden bir haber salyaları akmış karsı cins sinsiligi cirit atıyordu dalgın tenınde.yılısık girisimler birer ikiser. sonucsuz sorunlar.. her yolcu alısında hayran sayısının semavere donustugu duraklar. kısa bır bakıs birbirini fark eden ıkı farklı ruh. birbirinden habersız yolcuların yuzunde oynasıyordu. utangaclık kursun karası.. söferden dagkapı ınan varmı sesi. aska duraga bırakılan kavusmalar..
|