Bir Yılan Hikayesi...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir belgeselin hissettirdikleri...
Dağların zirvesinde sürünüyordu yılan Tepeden bakıyordu denize Güneş gökyüzünde, Dalgalar saldırıyordu kayaya... Ansızın gökten düştü bir doğan Göğsü yaralı, tüyleri kan İnledi çırpındı Sert taşa göğsünü çarptı... Ürkmüştü yılan, sürünerek uzaklaştı Sonradan anlamıştı Doğanın bir nefeslik ömrü kalmıştı. Usulca sokuldu sordu ölüyor musun? İç çekti Doğan:Dedi ölüyorum Cesaretle dövüştüm Gökyüzünü gördüm Derken alaycı bir övünüştü Benliğini saran... Yılan dedi: Gök dediğin ne ki Boş bir yer, oysa benim yerim Sıcak ve gölgeli O da için için alay etti. İster uç, ister sürün Sonların hepsi bir Ölünce kesilecek sesin Yer altına girip Toz toprak olacağın kesin... Selda Akçay... |