DUYMAK GEREKHangi yağmurlar yıkar Yüzlerindeki kiri Hangi güzel söz silebilir kar beyazı elleri O kömür karası tenleri Sokağında soluk yüzlü kimsesiz insanlar Ayrıya bırakılanlar Neden oradalar bir soran oldu mu Hala mutlu olmaya çalışırlar Yağmur kar yağar üzerilerine Kir dolar en derinine Yorgun gözlerinde Şaşkın bakışları Hayata küsmüş bu insanlar Onları kazanmak gerek Bakamazsın bile için parçalanır yüzlerine Soğuk ıslak ve de çamurlu elleri Hala mutludur gözleri Yaşamışlığın doruğunda Yokluk var bir o kadar yalnızlığı da Islanır geceler dumanında Varlığı kıskanırlar hep gökyüzüne bakarken Kenarda birikmiş kağıttan umutlarını yakar Düşlerin döküldüğü perdelerden inen çığlıkları Bazen de rüzgarla denizin getirdikleri Paramparça olur yürekleri İnsanlık yardım severlik bu mu kaybolan içimizde Açlık soğuk var suskundur sabahlar Morarmış kulaklarında yılların hikayesi Ocağın başında dumanı yükselirken Tek dostları yalnızlık İçenler sıcak sefasında, onlar çaya hasret Hiç açız diyen yok Sadece başları öne eğik dururlar İstemezler utanır gururludurlar da Hoş bir ses kulaklarda seda Bir sonun başlaması, ağlamayı hatırlatır Acısı bedenini uyuşturur Nerede yatar belli değil kimi zaman Gönlünde duygu kalmamış bir insan Donmuş hayvanlar görürüz acırız Islak titreyen canlar bizim insanımız değil mi Neden dıştan görünür ki hep İçten görülmezler Söylemekle olmaz duymak gerek Çaresizliği Behçet Bük 875/7.6.2015 Saat 22.30’ |
Kalemin susmasın
___________________________________ selamlar