AYRILIĞIN MOR HÜZNÜ
Ayrılığın mor hüznü
Yetim bir çocuğun gözyaşları gibi Damarlarıma sızıyor Yüreğimin dibinden başlayan bir deprem Varlığımı alt üst ediyordu. Her damarım Derince açılmış bir fay hattı gibiydi. Hücrelerim Ferini yitirmiş güneş parçacıkları gibi Oradan oraya savruluyor Her söz Bir hüzün damlası olup Yürek başıma düşüyordu. Göz bebeklerimse zaten yorgun ve çaresizdi. Ayrılığın mor hüznü İnce ince yağan bir yağmur gibi Deli deli üstüme yağıyordu. Yokluğun bir zehir şerbeti olup Damla damla kanıma giriyordu. Bakışlarım Esir alınmış savaşcılar gibi Yanıbaşıma yığılıp kalıyordu. Yüreğimse Yoksul yoksun ve perişandı. Gecenin derin koynunda Kaybolup gidiyordum Yürek duvarlarımı Mor bir hüzün çevirmişti. Sen yoktun artık Ama yüreğimin tam ortasında Lacivert gözlerin hala duruyordu. |
Sen yoktun artık
Ama yüreğimin tam ortasında
Lacivert gözlerin hala duruyordu.