Arabamız
Uzun yıllar önce gelmişsin âleme
Nice yollar kat etmişsin yıllarca Yüzündeki çizgiler çektiklerini anlatır gizlice Tırmanırsın dağ tepe, sırtında onca yükünle Arada bir dilinin sallandığı söylense de Kimse görmemiştir bence Bir tanesini kaldıramayız sırtındaki yükün On beş, yirmisini yüklenir sırtın Yine de çıkmaz sesin Sadece karnımı doyur dersin Karnın acıktı mı bir adım atmazsın Oyun yaptığını sanıp kahpe derler sana Aslında bu ithamlar boşa Yorgun bitkin gelmişsin bu yaşa Ar namus iffet sende Gazını bile atarsın sabahtan sabaha Rengin utancından kızarmış Birazcık da solmuştur Öyle de olsa koca mahalle de benzerin yoktur Çekersin tüm nazımızı Taşırsın çoğumuzu azımızı Tanıksın yoğumuzu varımızı Sayende doyururuz karnımızı. |