BOŞ TESELLİ
[ kalin
agopun meyhanesindeyim vakit gece yarısı sanki çare olacakmış gibi içkimi yudumlayıp demleniyorum ağır ağır unutmak istiyorum yaşananların bıraktığı hasarları atmak istiyorum üzerimdeki ağırlıkları herkes kendi halinde kimi üzgün kimi neşeli yüzlerde çeşit çeşit ifade çalıyor pikapta hicaz bir şarkı ediyor eşlik kederlere loş ışıklar altında içeri girer bir kadın indirir gözlüğünü gözlerine tanınmak istemez gezer masalarda tek tek gözleri üzgün ve bitkin bir halde biçare belliki aradığı yoktur içeride oturur en tenha köşede ki masaya bir sigara çıkarır ve yakar seslenir meyhaneciye masayı donat der usulca bir kaç çerez ve rakısı almıştır yerini yarış edercesine çeker sigarasındaki dumanı fondipler kadehindeki son yudumu sığınmıştır alkole çoktan yarılanmıştır sakin arada kesik kesik öksürüyordu boğazı yırtılıp ciğerleri parçalanırcasına kendinle bir hesaplaşma içindeydi sanki ne olacaksa olsun der gibiydi hayatı hayalleri geleceği tükenmişti içtiği o son yudumda bitmişti zaten hayalleri müziğin sesi yükseldikçe kapanıyordu gözleri masanın üstüne düşüyordu başı anlık avuntular da son bulmuş kalmıştı gerçeklerle yüzyüze belli ki derindi yarası meyhane çözüm değil unutulmuyor aşk acısı ... Refik 20 . 05 . 2015 İstanbul |
Hüznün hikayesi güzel yansımış şiire..
Beğeniyle okudum yürek sesinizi, kutlarım hocam.
Saygılar...
_Duygu Şen_ tarafından 5/21/2015 7:38:26 PM zamanında düzenlenmiştir.