BİR KASIM AKŞAMIsoğuk bir kasım akşamı dışarıda ise öfkeli bir yağmur bardaktan boşanırcasına sanki sanki sen içimden boşanırcasına gözlerimden akıp gidiyorsun bir kasım akşamının karanlığına yalnızlığıma nispet yapar gibi soğuk bir kasım akşamı sen gittin gideli şimdi oda bana yabancı eşyalar bana yabancı ben ise ben odaya yalancı sevdanı duvarlara şikayet etmelerdeyim kendimi farkında olmadan ve yağmura aldırmadan senin hatıralarının yokluğunun hüznüyle misafir etme telaşlarındayım senden izin almadan ne yapayıp elimde avucumda geride kalan sadece bu sadece gözyaşı ve acı soğuk bir kasım akşamı bir emanet soba yanıbaşımda duruyor sıcak bir sevdanın yokluğuna aldırmadan o kendini ısıtma derdine düşmüş ben ise ben ise bu aralar hiç isınamıyorum ve hep sensizliğe üşüyorum kahretsin besbelli ki seni hala unutamamışım işte unutamamışım soğuk bir kasım akşamı dışarıda hala yağmur var bardaktan boşanırcasına içerde ise yokluğuna beddualar yağdıran ve üşüyen yalnız bir adam dilimden dökülen zehir zemberek kelimeler nasıl da gözlerime takılmış gözlerimden yaş değil de sen dökülüyorsun adeta sanki farkında olmadan şimdi tuz buz olmuş hatıralarının bir yanından tutup kaldırsam sana doğru öbür yanım sana boynunu büküyor hemen ve nedense bu çekip gitmelerinde emanet bıraktığın sevdanı sen yoksun diye kabul etmiyor bu yürek Soğuk bir kasım akşamı bu akşam değilde sanki içimde beni sabaha karabasan yalnızlığıma esir edecek hüzün akşamı efkar efkar içime çektiğim sigaramın dumanı bile yalnızlığımdan kurtulmak için duvarların arasında sanki benden kurtulma yarışında bir çıkış arıyor hüznümden kaçarak sağa sola çarparak oysa ben ben burdayım ben nereye kaçacağım seni bu odada hatıralarını kimlere emanet edip bırakacağım seni içimde yıkayamaya ve kendimi arındırmaya artık yağmurlar bile kesmiyor biliyormusun söyle ben senden nasıl kurtulacağım seni nasıl unutacağım nasıl unutacağım Ayhan’Ca Cümleler AYHAN AKDENİZ |