Ben Sensiz Neylerim
Ben sensiz neylerim.
Sen gittin gideli buralardan, Bu ellerde deli divane, Gönlüm hep kederli ve mahsun. Gözlerim ufukları hep gözler durur. Senden başka tesellim yok ki... Senden başka yarama merhem yok ki... Ey Allah’ın Hatem’i! Duy sesimi, Duy ne olursun. Bak perişan hallerimle kıvrandım. Yandım yandım bir yudum aşkına kandım. Ve ben yadellerde... Gurbetin özümü zehirli ok gibi, Deldiği yerlerde... Ben sensiz neylerim. Allah’a ne zorluğu olur, Alemi bir şahsa doldurur. Zati tecellinin mekanı, Cümle velilerin sultanı, Vesilenin makamı Efendim! Misafireten gitmiş olsan bile, Sensizliğin hicranı, Gönlümüzde çile. Çadırın direği varken, Sizler rahatsınız demiştin. Şayet yıkılırsa o direk, Ne olur bilmem, demiştin. Ve bizler o direksiz, Umutla beklerken geleceği, Hem hüzünlü, hem gözleri yaşlı, Ben sensiz neylerim. Giderken sen aşkına, Bizler döndük şaşkına. Bir çok müjdeler vermiştin. Garipleri hep sevmiştin. Şüphesiz ki sen bir Hatem’sin. Alem bunu böyle bilsin. Nemrutlar isterse kabul etmesin. Ezelde Hakk’ın kandilisin. Şimdi Hakk’ın hanesinden, Nazar ederken bizlere, Özlemin kalbime vururken, Ben sensiz neylerim. Öyle bir dağa tecelli etti ki Hakk... Görülmemiştir böyle hal mutlak. "Seni kendim için seçtim" Hitabının sırrı, Sende saklıdır Efendim! "Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım" beyanı, Senin içindir Efendim! Cümle peygamberlerden alınan misak, Senin içindir Efendim! İlahiyatın merkezi, Zatiyyet hazinelerinin haznedarı, Sendin Efendim! Müjdelenmiş Muhammed Mehdi bile, Senin rehberliğinde yürürken, Son zamanın zayıf biçareleri, Himmetine muhtaçken, Ben sensiz neylerim. (Bursa-Ağustos 2014) Aydın ÇETİNER |