Ömür bitiyor, dert inletiyorduYüreğim… Üşüyor, dil lal oluyor, Gözyaşlarım boşalıyordu Sinem bitap bir halde Umutlara sığınıyor, çare adına Sessizce bakınıyordu Ne kalbin sesi, Ne hissiyatın busesi esin oluyordu, Nefesim daralıyordu Yâd Ellere bakıp Nefesin sahibine sığınıp, Bir köşede içimden Geldiğince inliyordum Çaresizdim, çünkü sevendim, Gönlünü hasreden bir divaneydim, Nerden bilirdim Böyle badirelerin eşiğinde, Tek taraflı bir celsede, Hüküm verilmiş ve çekip gitmişti Ne söylediysem Anıları bir bir tazeleyip Yâd ettiysem, çırpınıp Figan ettiysem de yine olmadı Sanki bir bildiği vardı, Sırların arkasında gizlenen Bakışları saklıyordu, söylemiyordu Yolun sonuydu, Demek ki nihayet buydu, Çünkü gönlüm Hüzünle fevkalade doluydu Bir daha Seslenmedim İçselliğime iltica ederek, kalbi Lekelerimin hesabıyla sabahlara Kadar çaresiz bedelleştim Artık yeter dedim, bir daha mı? Asla diyerek tövbe ettim ve kavilleştim Ne kadar heveslensem, Gözlerime bakan nazarları öncelesem İçinden çıkamazdım, arındım İçim Yanıyordu Ne kadar çekilmesi gereken Hasret varsa, an be an Ve geçen zamanda yüreğimi burkuyordu Ah demek yetmiyor, Keşkeler deva olmuyordu, hatalar Bir şamar gibi yüreğime iniyordu Ömür bitiyor, dert inletiyordu, En acı gelen ise yalnızlık sızısıydı, Kalbim öyle anıyordu Mustafa Cilasun |