HAZAN OLDU DÜŞLERİMSahteymiş tavırların, hakikatten uzakmış, Nasıl da aldanmışım kendime şaşıyorum. Konuştukların yalan, bakışların tuzakmış, Sorularım cevapsız hayrete düşüyorum. Gözlerim görüp sevdi, gönlüm sevdi onlara, Mecnun bile yanmadı benim yandığım kadar. Gün yüzüne hasretim, mahkûmum zindanlara, Gözümde yaş barınmaz, yüreğimde gam keder. Sevgi dilendim senden, diz çökerek önünde, Merhametin buz tutmuş ağustos ortasında. Yüzüme gülse idin senenin bir gününde, Gökkuşağım olsaydın yağmurun ertesinde. Vur dedikçe öldürdün, dur dedikçe yürüdün, Doğru sandıklarından bir an bile şaşmadın. Gölgen gibi peşinden hep çıkmaza sürüdün, Yasak savdın gün gece samimi yanaşmadın. Soframdaki ekmeğe umudum katık oldu, Mehtaplı gecelerde hayaline sarıldım, Her gece düşlerimi karabasanlar böldü, Feleğe sitem edip kaderime darıldım. Umursamaz tavrınla yaşamaya küstürdün, Kaprisinle kayboldu çocuksu gülüşlerim. Gönlümün bahçesine sam yelini estirdin, Zemheri bakışınla hazan oldu düşlerim. Hoşgörüye cellâtsın, husumete payanda, Kapıldım rüzgârına çar naçar gidiyorum, Cehennemi dünyada yaşıyorum sayende, Seni yüce Mevlâ ya havale ediyorum.. İsmail GÜL |