SONSUZ IĞLIK
SONSUZ ÇIĞLIK
Yaşamın bir anlamı olmalı,gizli çığlıklarında Acılara,yıkımlara alışıyor insan, zamanla Ve hasret türküleri mırıldanır o titrek dudaklarda Bir gün hiçbir şey olmamış gibi Hayatın anlamı kalmaz yeniden dirilişe giden yolda Artık yerin altı, üstünden daha hayırlı görünür buruk sevdalarımızda. Denizin yüzü asık, dalgalar hırçınsa Çiçekler rengini bulmamış,yapraklar soluksa Güneş, bir ısıtıp bir kayboluyorsa derinliklerinde mutsuz dünyanın İnsanın bir hali diğerine uymuyorsa zaman zaman Sonbahar gelmiştir inanın ,sevgiliye ulaşamadığımız bir anda. Eylülün derdi büyük, aşkı yakar, kavurur insanı Bir sevdanın çemberine yerleşmiş, dönüyorda dönüyor Tohumun hayat bulma feryadına eşdeğer bir ömür Martılarda anlaşılmaz bir çığlık, yapraklar sararıp dökülür Gizliden gizliye, sabırsız aşkını işler insan yüreği Bizi yaşatan bu, sevgiliye kavuşmanın işte bedeli. Mevsimlerin rengi uçuk, kuşlar ölüme durmuş Ağaçlarda yoksulluk ve yapayalnız gülüşler Bir aydınlık arıyorsa insan, o sonsuzluk kervanında Her zaman sezeceksin bunu evrenin muştusunda Düşün bu sevgi olmasaydı, hayatın tadı kalırmıydı akından karasından Bir ışık, bir sevda, bir ilahi aşk, bulup çıkaracak kalbimizi uygarlığın günahları arasından. 28.09.1993 Mehmet Kadri SAYILGAN Arkeolog Metropolis |