Sancılı BaharRüzgâr umutsuz, Bahar sancılı. Seni anıyorum bu güzel köyün çehresinde. Lal olacak bu sene yine deniz... O güzel kumsal, martılar sensiz. Yıldızları yakanların gözleri seni arayacak. Ve şair seni anıp, sana yazacak. Güçlüdür sözcükler. Güçlüdür dizeler. Her harf bir bir seni bulacak. Tütün dumanları kemirirken ciğerlerimi. Resimler çizeceğim hiç aldırmadan, içimden boşalıp savrulan bulutlarda. Anımsıyor musun? Çok kızardın tütün içmeme. Senden sonra daha da arttırdım lanet olası şeyi. Şimdi yanımda olsaydın, Eminim ki, Kızgın bir ifadeyle, Parlayan gözlerle, Bir de söylüyorsun derdin "marifet gibi" Varsın aşk sandalı salınsın. Ben de hesabımı kahpe feleğe ödeyenlerdenim. Bitmemiş şiirlerim var benim de "Sana yazdığım" Ölmeden hepsini bitireceğim. Sen var mıydın? Emin değilim. Yoksa ben mi yarattım seni. Ben mi dolaştım seninle, güneşli sabahlarda. Ben mi konuştum denizle, kumsalla. Gülmeyen göz bebeklerini, güler gibi mi gördüm yoksa. Nasıl bir sevinin ölümsüzlüğü, Böylesine öldürülür? Nasıl? Nasıl? Nasıl? Haydi şimdi bir avuç toprak at üstüme. Bense "aşk ölümsüzdür" yazayım üzerine. Göğsümde ıhlamur çiçekleri açsın, İstersen hiç sulama. O kendiliğinden büyür. Ve kara toprak, aş olur, ekmek olur. Yolun düştüğünde şöyle bir bak geç. İstersen duanı esirge. Yağmur duasına çıkan kuşlar yeter hem bana, Hem Ihlamura. Hem giderim, Hem öperim gök yüzünü, denizi. Öperim tüm dünya nimetlerini, halen unutmaya çalışırım seni. Öç tutarım feleğe. Yüreğim hızla çarparken, teklemesini beklerim. Hem giderim, Hem öperim son sözünü. Yıldızları okurum birer birer. Tıpkı gençlik hevesim gibi, güneşe gömülürüm sonunda. Ve bahar geldi memleketime derim. Şiir ve Yorum Mehmet Fikret ÜNALAN |