KAN DUVARLARI
Kudurgan sapkın sevdaların dikenli mantığıyla kanadım
Örtülü kapkaçların vuruşuyla can vermişken çocuk Sönen gündüzlerin kül gecelerinde türküler ağıt Ve bestelenmemiş acıların keskin sızılarını duyuyorum Kan pıhtılaştıran nasihatlerle Rendeledikleri gün kırıntılarından talan yapar alacalar Aldatırken göremezler ihanetin mutluluğundaki doğurgan sızıyı Gömülürler şüpheye endişeye korkuya piçtir doğan Hançerlenen topraklarla kanıyor baharlar Sanal hayalet zevklerle oyalanan usulden kalabalıkların vicdansız tutumları besliyor canavarları yaşamın kan kaybından Güneş başka yanar Ağlar hava toprak deniz Öyle varılmadı mı tufana Ben yapamam Alacalardaki kıvrak karayı vurmaktır işim Parmak elin el kolun kambur belindir bilesiniz Ki çokça zahmetli uğraşların konuk yüksekliğinden düştükçe Anlayacaklar bilinenlerin ve yaşananların serap gibi olduğunu Ne varsa kapsamında yaşamın Yaşayabildiğimiz kadar yaşasak cazibeleşir ölüm Peki ne adınadır bu azgın hücum Kan duvarlarıyla mı korunmalı çıkarlar |