Zengin yürek fakir aşk...
Yoksulduk seninle,
yokluklarda sevdik biz birimizi... Süsleyemedik günlerimizi, Ve süslü sozler de edemedik seninle... Hep fakirce sevdik, En yavanından tatdık sevdayı, Ve hep en sadesinden yedik aşkın... çeşitlerini seçecek imkanımız olmadı hiç aşkın ve sevdanın.... Gerçi imkanımız olsaydı da Olmazdı zaten bunyemiz alışkın degildi ! Kaldırmazdı degişik tatlari... Zaten paramizda olmazdi hiç Fiyaka da bize hiçç yakışmazdı ... En havali mekanimiz sarayburnundaydı, Hani dolmuşla giderdik, Beyazıt’ta inip sultanahmet’den gülhaneye yürüyerek geçerdik, yeşile selam verip boğazın mavi’sine merhaba derdik.. Hatirlarmisin seyyardan iki çay alıp, Bide en tazesinden bir simit seçerdik, Onu da ikiye böler sevdamızı da yanına katık eder öyle yerdik.... Paylaşmayı da bilirdik seninle, Ucundan kopartip birazda martilara verirdik, Onlarda sebeplensin isterdik. Belki zengin degildik ama biz birbirimizi bedelsiz severdik... Sonra denizin kiyisina oturup hayal ederdik, Sen gelinlik seçerdin duağına gül yaprakları isterdin, Kır düğünümüz nerede olacak ? Kirmizi kusağımı belime kim baglacak ? derdin. Ben o an denizleri yakar kül eder, demirleri ezer ,toz duman ederdim... Sen konustukca ben kendimden geçer çok derinlere giderdim, Sanki alıp bulutlari avuçlarımda un ufak ederdim..... Belki zengin değildim, Hayatım boyunca hep dar bogaz geçindim... Ama senli hayallerde bile dunya ya hükmederdim Belki fakirdim ama ben seni çok zengince sevdim.... Çünkü en büyük servetim sendin.... Asil mavi |