dudAKlarının gölgesi..Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir b-akmışsın;
Bilmediğin bir sayfada bulduğun o antik harfler seni alıp götürüyor uzaklara/Deniz mi geçiyor yüreğinden bilmem kaç boran/fırtına sonra ..yoksa kumlarında med-cezirlerinle ıslanan plajlar mı? tenimi ıslatan bir zerreyi alıp avuç içlerime dokunuyorum..hayır uyku girmiyor düşlerimden içeri ki kulaklarımda o bilindik sesler. Emir kipleri ile idare ediyor ruhumu...kalkıp yürüsem yarı açık pencereye doğru; mavi bir perde aralığından sana mı b-akıyorum/duvarlara mı düşüyor dudaklarının gölgesi… (...) Benimle konuş, köşe başı rastlantıları gibi/ tüm karşılaşmalarımız... mutfaktan çıkarken sen, odama doğru yürüyorum ben salonunda ne yaptığını merak ediyorum sonra yada kapı eşiği yalnızlığımda ter içinde kokusunu duyuyorum evinin ki gözlerini kaçırıyorsun/gözlerimden /boynumun altını teğet geçiyor bıçkın bir nefes/ derken iyi olan hep ben oluyorum, çıkmaz sokakların yaşama telaşına rağmen ve sen, hep aynı kalabiliyorsun demek/ne güzel bana kaotik yasalardan/ denklemlerin mekansızlığından bahsetme sakın alt dudağını emme/ oynatma parmak uçlarını ve yüz kaslarını cevabını bilmediğin bir soru/nun gölgesi düşmüş yüzüne ki uzattım elimi ve avuç içlerimi/tut salona götür beni ve oturalım koltuğa sor/nasıl olduğumu, neler yaptığımı ve olmak istediklerimi benbir hastayım sen ise doktorum ki umutları kırılmış bir anne ve yüzüne tedirgin merakların maskesini takınmış/ aşkların en ideali biliyorum/ unutmadım ezberledim iki yabancı falan değiliz asla! bir yerlere sakladık/ saklandık özürlü öğrenme çabalarımızı ki elma ve armutlara inat çıkmadılar ve biz anlamadık/ağlamadık sadece kaybettik yaşadığımızı sandığımız/inandığımız şeyi.. bizi bir hissi hiçi işte sırf bu yüzden bir kedim olmalı diyorum/ tüm suratsız hallerine rağmen veya deniz kenarında bir kasaba maviye hasret kurgularımın derinliğinde ki iyi bir senarist olamadım lakin asla geç kalmadım hiçbir harfine ve sen iyi bir şairsin/ gizliözneli mısralarının derinliğinde kabul ediyorum/ senden ve herkesten bir şeyler saklıyorum/ kapatarak gözlerimi ve açarak sana bir yerlerde oluyorum /ıslak/ bir nota bulup gülüm/süyorum ve bir kare/iz düşümü, kasıp kendimi/utanıp, bir şiir okuyup çok uzağına düş/üyorum tüm bunları kabul ediyorum/ değiştirilemez sonuçları gibi boşluğunun ki sen değil miydin? Anlamı sen ki bir boşluk/ bir eşya/ zaman değilsin... sen, vazgeçilmez bir dürtü/ bir veba/ ne zaman parmak uçlarımı soksam yüreğime yeni bir şiir yazıyor buluyorum kendimi/ siyah sayfalarda saklamak için pişman değilim asla çokça canımı acıtıyor/ zaman alıyor ama pişman değilim ölümden bile bahsedebilirim sana hiç utanmadan/ ayrılıklardan ki yıllar geçti kıyam ıslık ve surf kulak mememden içeri çığlık ve derin ses/sizilik işte sırf bu yüzden d-üşüyorum sana ve sana/ savaşların/ intikamların küresel tekil yalnızlıkların soğuk/buz tutmuş yanlarından ama derinsel değil yüreğimdeki çocuğun/ umudun mavi tarlalarından ve kuşların/sapan değmemiş kanatlarından/ dağların zirvelerinden/ ırmaklardan ve sudan yüreğimdeki ütopyadan kızarak/bağırarak ve severek kadınım gibi yazıyorum şimdi.. (...) |