ortak bir ölümün çocuklarıkendime gelmem gerek biraz şaşırtmalıyım baharı ondan önce çiçek açıp ondan önce başlamalıyım mutluluk oyununa.. sevmelerim can yakıcı biraz garip tavırlarım kaygılı beklentilerin adamıyım ruhun tadını yitirdiği çocukluğumda birşeyler vardı sabredebildiğim.. yitik bir yolun ardına düştüm hep sonunun gelmeyeceğini bilerek her yol ayrımında,durup düşündüm. kişisel bir tavır değildi sergilediğim, küçük bir köpek gibi işte acizliğim... sıradanlaşmaya başladığımda anılarımla başka bir hayatın kapısını çaldım. bir şeyler vardı sabredebildiğim hatta hala sevebildiğim... ikimiz de bir tufanın parçasıydık onunla yalnızca dertlerimiz uymuyordu birbirine kendine gelişinin ardındandı tuhaf tavırları oysa tuhaf tavırlarımdandı kendime gelişim. bir gölün iki kuğusuyduk bir ırmağın iki ayrı rengi bir menekşenin iki ayrı kokusu arının siyahı-sarısıydık:) gençliğiydi bir yaşamın bense yaşlılığı şimdi ortak bir ölümün çocuğuyuz ikimiz de... |