çok okurdu ta çocuk yaştan adam olacağı belliydi baştan annem yufka pişirirken, ağabeyimin bir elinde kitap bir elinde döndürgeç göz ucuyla satır satır süzerdi, aklı, fikri, becerisi ileriydi çoğu insandan ayaklı bir kütüphane canlı ansiklopedi mazbut bir aile reisi adam gibi adamdı...
-II-
diş hekimiydi gecegündüz ağrısı sızısı tutar herkesin başkasına gitmezler ona gelirlerdi kesin kiminin dişini söker kimine takardı fakir fukaraya ücretsiz bakardı...
-III-
tiryakisiydi sigaranın elleriyle kırdığı tütününün haddi hesabı yoktu içkiye sigaraya verdiği paranın ’parasını el aldı dumanını yel aldı’ dağ gibi yığılırdı evinin önünde üstüste boşalan rakı şişeleri...
-IV-
her gün akşama doğru arada günaşırı dostlarıyla oturur taşra meyhanesinde masa başında ya da bir çilingir sofrası kurulur muhabbeti kaynatır sohbeti severdi beyaz peynir erik, helva ile bir yetmişlik biterdi içme desem kızar içip öylece sızardı...
-V-
bilmem ki neydi derdi çok da fazla görüşmezdik ne zaman ’alo!’ dese bana sarhoştu sesi fakat aklı başında sanki ta Bergama’dan Antalya’ya gelirdi rakı kokan nefesi, sözcükler eğilir bükülür dilinden öyle dökülürdü...
çok tufanlar, fırtınalar ne badireler sarhoş kafayla düşüp yola alkollü araba kullanmaktan iki kez kaza yaptı kırılan boynundan çok ciddi bir operasyon atlattı daha kendini toparlayamadan beyin tümöründen ameliyat çalışırken gündüzlü geceli sanki elleriyle davet etti eceli, erken bitti gül gibi hayat; üstelik doktordu ne oldu, nasıl bu hale geldi kendisi de bilmiyordu sorunca da ’kazadan sonra böyle oldu, düzelirim, iyileşeceğim’ umudunu koruyordu oysa doktorlar bile ’bırakın artık, lüks yaşasın ister rakı içsin ister sigara sayılı günleri kaldı şurada!’ diyordu, bunları duydukça içim içimi yiyordu ’bırak şu sigarayı içme artık şu zıkkımı!’ desem de canı hâlâ sigara çekiyordu...
karabulutlar geçti serinden altmış iki yaşında öldü akciğer kanserinden; torunun yüzünü göremeden gitti, bir oğlu bir kızı var mezarında bile belki ciğerinde sızı var...
-VI-
bitmedi ona hasretimiz, canımızdan can karındaşız kemiğimiz etimiz, yüreğimizde aynı heyecan birlikte doğup büyüdüğümüz kente nadiren gelip gitti belki düğün belki bayram kırk yılda bir görüştük desem yeridir, birkaç kez yanına gittim onu da gittim saymam, ’doğduğu yeri değil doyduğu yeri’ seçip terk-i diyâr etti yeni dostları kendine yâr etti...
-VII-
çözemedik neydi derdi, bir sınıf arkadaşı hakkında şöyle derdi: ’fakültenin en güzel kızına deliler gibi gönül verdi ama nasip değilmiş sonunda gitti kader onu şimdiki eşiyle everdi’ işte o günden beri o bir Bergama’lı başı iki elinin arasında renkli bir hayatı olmadı siyahbeyaz düşüyle başı damalı dertleriyle satranç oynar, bilmem hangi taşı oynamalı?!
-VIII-
rahmetli annemin sözünü unutmam hiç ’gülmedik başlara güller taksan güler mi?!’ bir de rahmetli dedemin çalıp söylediği Bergama Türküsü’nü; çınlar durur hâlâ uğultusu kulaklarımda ’Bergama, kazan kazan ver bana’ ağabeyim de kazanıp kazanıp verdi ama ne camiye ne kiliseye yaranamadı hiç kimseye!..
-IX-
işte böyle dünya hali bir ağaca baktım bir de dala kimler öle kime kala; sen sen ol da bala ne oldum deme asla ne olacağım de sırtını sağlam insana arkanı dağlara yasla!
-X-
duydun mu balam o benim ağabeyimdi senin de baban nur içinde yatsın, onu derde düşüren dünya, erken yutup iyileri karnını şişiren dünya cehennemin ta dibine batsın!..
Şaban AKTAŞ 13.02.2015
Fotoğraf: Şaban AKTAŞ Geçen yıl, bugünlerde çektiğim bir karedir.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
BİR BERGAMA TÜRKÜSÜ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BİR BERGAMA TÜRKÜSÜ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
İçki ve sigaraa en büyükkk düşman işte.En büyük.Bir insanın kendine yapabileceği kötülüğü hiç kimse yapamaz. Duygu yüklü bir eserdi.Elden ne bir şey gelmedi der gibi ..:( :(( Ben yeni gördüm daha şiirinizi hocam.Bağışlayın.Allah rahmet eylesin.Mekanı cennet olsun Salih Turhan Bey' in. Size ve ailenize sabırlar diliyorum.Selam ve saygılarımla.
İçki ve sigaraa en büyükkk düşman işte.En büyük.Bir insanın kendine yapabileceği kötülüğü hiç kimse yapamaz. Duygu yüklü bir eserdi.Elden ne bir şey gelmedi der gibi ..:(
:(( Ben yeni gördüm daha şiirinizi hocam.Bağışlayın.Allah rahmet eylesin.Mekanı cennet olsun Salih Turhan Bey' in. Size ve ailenize sabırlar diliyorum.Selam ve saygılarımla.