YOLSUZ YORUMSUZ
Tezatlanmış yaşamın zaptedilmez yangınlarından kaçarken
İzi sürülmez boşlukların mekansız hayellerinde yaşarız daha çok Sonsuza yükselen merdivenlerde Ne yıldızlar tutabilir ellerimizden Ne ayaklarımız basabilir yere Gen yapımız ve kaderimizle Yaşam geçitdinin basamakları taşır geri dönüşsüz Yaşamışlığın öğretisi inzivaya sürükler Yaban bir yabancılaşma başlar yöneliriz yanlızlığa Ciddileştikçe komikleşir tüy hafifliğindedir akıl Çok zaman her şey resim gibi kalır Sanki oksijeni alınır havanın Yaşatmaz vurur yaşatır yine Biraz hedef oluruz biraz ok İntikam hırsı da varmış hayatın Kaçarım çıkış yok Dönüşlerde azgın bir pişmanlıkla susarım Arayışların hedefindedir insan Kan kanlı dökülür eteklerinden Oyalayan tıp biçare laboratuarlar Hayat çözülmezliğini ve kendisini yaşatır Çocuk çocukluğunu oynar rüyamsı zamanıyla Fizyolojik baskıyla döver ruhunu genç Olgunluk çıkmaz sokak Ah nasılda değiştiremiyorum içeriğini hayatın Kapıldıkça arayışlara dövüyor yollar Fayda etmemiş asası Musa’nın Yolsuz yorumsuz çaresiz insan |
Selam ve saygı ile