Ey Uzaktaki…Duy sesimi Duymak istemediğin ümitlerimi Çok gördüğün düşlerimi, sessiz sevincimi Kimseye zarar vermeyen hasretimi, firkat güftelerimi Git, nereye gidersen git, lakin kulun her vakit imdadıdır ümit Hangi Kızgınlık ve asabiyetten Anlaşılması mümkün olmayan kinden Garez içinde ki düşüncelerden, zanna değer vermekten Sevgi ve muhabbeti kurutan bir illetten, vehim ve dalaletinden Her nerede Yaşayıp, barınıyorsan Etrafında bulunanlarla hiç geçinemiyorsan Gittiğin ortamlarda istenmiyorsan ve hatta kovuluyorsan Şöyle bir düşün, nefsine esir olmak mıdır senin işin, o cehaletin Bilmem ki Niçin şer içinde barınırsın Gayri meşru işlerle uğraşıp çaka satarsın İnsan itibar ve şeref için yaşar, kul olmak ne ulvi iftihar Nasip olmayan nadan ve hidayetten uzak duran ne sefil avam Meğerse Ne büyük bir marifetmiş Haramzade olmak için hevesten geçmezmiş Her türlü melaneti işlemekten imtina etmez, çekinmezmiş Duyulmayan, görülmeyen, itibar edilmeyen çirkinliğe gülermiş Heves ve heva adına Geriye bıraktığın bir arzun kaldı mı? Bar ve pavyonlarda attığın naralar kimi utandırdı Keyfin için kullandığın ve kölen yaptığın kadınlar niye kaçtı Seni tanıyan kul ve insaniyeti olan her can nasıl arlandı, utandı Şimdi arlanmadan Her yanlış ve kabahatlerini saklıyor Kader böyleyimiş, talihsizmişim neyleyim diyor muşun Ne kuldan ve ne de yaratandan utanmayı da beceremiyorsun Hesapsız aklı, irade adına verilen hakkı zalimce kullanıyorsun… Mustafa Cilasun |