Insafsız ömür
Gökyüzüne doğan ay gibi hasret
Tüm çıplaklıkların örtüsüdür karanlık Kâhkayla şamata arasına sıkışmış Bir hayat dökülür kalemimin ucundan Demli bir çayın sohbetinde düşüncem Yüreyime oturup mekan Kur’an aşk Çaresiz bir ömür sürgün kalbine Intiharın duygusu eriyen kara inat Güvendiğim dağa usulca yağan kar Gönlümden kayıp giden yare denk Çıkar dolu şu sahte insanlığın Elinde kalmış tertemiz yüreğim Gafil avlanmıştım kalbime sığınmıştım Şu kocaman dünyada özgürlüğümün sınırları buzdan Yaramın üstüne basılan tuzdan Bir ben kalmıştım birde yalnızlık Gece en büyük görgü tanığım ömrüme Ay gecenin engüzel kolyesi ömürüme Derdim dert olsun derdin üstüne Yazım kış olsun üstüne Ben giderim yükün üstüme Gönlüm tomurcuk olsun Toprağın üstüne Ben giderim nefsime tabiat aşık Gönül gözüm közden kor ömrüme Derdim dert olsun olsun üstüne Beni anlatamadınya gönlüne Sığdıramadınya bir avuç kalbine Ben giderim yükün üstüme Tek servetim yüreğim Huzur bana gam keder sana Insafsız ömür |