Ruhum Ruhumu Öpmeyi UnutmuşEy ruhumu okşayan ruhumun beyaz incisi ahde vefanın sebatı dost Dud-i dil baştan ayağa dem-be-dem demlendi sen neredesin ! İrademi Hak tanır sen de hak tanıdın sen neredesin ! ne yapayım ben bir inciyim sense ruhumun incisi sen neredesin ! kanaat sende var da bende yok mu sanırsın şen olasın rüyam sen neredesin ! ah ki, yolunca sarf olmayacak mücevher nedir ki başım üstüne sen nerde sin ? ve ... bir yolcu görünür uzakları yakın eden bahçesinde olağanüstü birlikteliğin duygular şöleni zenginliğiyle geldin her öykünün kendine has atmosferi bireyin karşılıklara kalem sınavı vardı geldin hem gidenlerin hem kalanların büyük yalnızlığına özlem hasret sılası alaka bağından beni kurtardın geldin güneş ay ayan bülbülü gül ayan karanfil gül yağdıran inciler beyan diyerek geldin beynimin mezra giriftarı mezada sarnıcı gözlere tasalarımı dindirdin geldin ruhumun incisi canım beden sandığında sanma ki ten kutusunda bak ışığa çıkan kelebekler çıkıyor yol üzerine bülbüle sesi veren güle cenneti veren eğiyor araf ölüme emir leyla emire Leyla han Leyla hancı Leyla kervancı başı mecnun buluşmalar Leyla vedalaşmalar Leyla arkasından bakan bir çift gözyaşı mecnun Mecnun Leyla’sız olduğu mu var ki ruhum ruhumu öpmeyi unutmuş ıslanmış da belenmiş kendi makamına .........................................bir kahvenin kırk yıl hatırına Gülay GÖKTÜRK |