Batık Düşler- Yamalar - An Kopmalarıiskeleler büyümüş, kocaman olmuş çocukluğumu saklamış kutsal anılarım sakladığım yerde gömülü belli,izi var,o gözlerin kalıntılarında tüm beceriksiz dişi terziler beni buldu dikemediler benliğimi kendi transparan boşluklarını üşenince yama yaptılar yamalar yaptık kimi masallardan - kimi dolgu aşklardan ben bay yama- siz bayan yamalar bakmayın ağzımdan çıkan harflerin çokluğuna konuştukça çekiyor zavallı alfabem siz benden biraz daha beceriklisiniz acıya titizlik temasında en azından bir güzel yıkayabiliyorsunuz karanlıklarınızı yıkayıp kurutuyorsunuz ruhunuzda gecelerinizde tekrar giyiyorsunuz sanki o öyküleriniz hiç çatlamamış gibi yine de güzel kokuyor infilak öncesi sükunetleriniz tertemiz öpüşelim diyorsunuz,beyazdan güç alarak yani çok seviyorsunuz el çizgilerinizde mevsim dilinde, "imkansız" yazılmasını olsun arzular iyidir bir duble arzu karamsarlık hücreleriyle baş edebilir mutsuzluk ayılana dek -bir sahilin kıyısındayım küçük prens ve polyanna evlenmişler- belki de ancak öyle kurtarabilirler astım sorunu öykülerini- münzevi ve mutedil dalgalı atölyemdeyim akşama schubert’le bir tek atacağız hiç kullanmadığım öznelerimi neden bu kent için sakladığımı anlatacağım ona şimdilik tüm saatler benim safımda biz buna aşk arasında maviye çalan bir dinginlik diyoruz pıhtılaşmış tabiatımın damarları açılırken -ay seda-lar- çıplak dokunuz geçmişimi onaracak ne varsa sizin genetik şuhluğunuzda gizli- ah biriniz soysa gecemin naif derisini- beş duyumun beşini de kiralardım size- cümlelerinizle yıkanarak, bir güzel- iskeleler yaşlanmış - yıllanmış- martıların atası - bach’ın martısı ortalarda yok (kimlerin - hangi sayfasında sıkıştıysa) bir dudak - bir kelebek ömrü karşılığında- yazgıdan üç gün izin aldım - şartlı mutluluk için bu yıl kırk birinci kez düzenlenen , "denizlerimizdeki batık düşlerimiz" konulu hatıralar fuarımıza hoş geldiniz. bir sonraki şehvet tutulması, kim bilir kaç yıl sonra... Oktay Coşar |
şiir de/ şair de
hürmetle ustam.