İKİ YAKASI KAVUŞMAYAN AŞKSabah tan yeri ağardığında alel acele bir uyanış vardı yüreğinde Onu getiren gemiyi bekleyecekti Heyecandan Mavi gömleğinin yakası iliklenmedi Siğmiyordu yüreği göğüs kafesine Yerinden çıkacak gibi oluyordu Maria`sını düşündükçe Bu gün gelecek:… evet gelecek diye geçirdi içinden Dudaklarına geçirdi dişlerini Bir ah çekti dağlar sökülüp yıkılacaktı yerinden. Önce bir sigara yaktı Titriyordu sararmış parmakları Bir nefes çekerek özlemlerini doldurdu içine Arka arkaya öksürdü, sanki ciğerleri sökülüyordu yerinden. Kendisi gibi gittiği yollarda eskimişti Ama o aldırış etmedi Ne olursa olsun maria` sini bu gün görecekti. Mavi hayallerinin fluya dönüştüğünü Görmek istemiyordu Kendini kandırdığını aslında biliyordu Ne büyük aşktı yakası iliklenmeyen Ne büyük aşktı iki yakası bir araya gelmeyen. Her gün biraz daha batıyordu onun yokluğuna Düşecek gibi olduğunda bir dal sigaraya tutunuyor Bir adım daha yaklaşıyordu siyah saçlı maria`ya Her günkü yerindeydi Soğuk bir kayanın üzerine oturmuş Gelecek diye sevdasının yolunu Beklemekteydi. Zaman mevhumunu yitirmişti çoktan Mevsimleri unutmuş hatırlamıyordu dünü Ve vuslata daha varmıydı zaman? Körfezin mavi sularını izlemeye başladı Sesi çıkmıyordu dalgaların Sanki hep birlikte matemini tutuyorlardı maria` nin Rüzgar yüzüne değdikçe O nun ellerini beyaz saçlarında hissediyordu. Çok mutluydu adam. Mutluluktan ağırlaşan göz kapaklarına yeniliyor, Kirpiklerinden damlayan yüreğinin kanını görmüyordu . Yıllar geçtikçe alnındaki çizgiler iyice derinleşmişti Çenesini ellerinin üzerinde yerleştirdi yeşil ve mavi tonlu hayallerini genişletti Maria `nin gelmesini Bu günde umutla bekledi Ama görünmüyordu ufuktaki gemi Hızını kesen dalgalar Sessizce vuruyordu sahile Uzaklara odaklanmış gözleri biraz ümitli Birazda ümitsizdi Yüreği çok yorgun düşmüştü özlemekten. Gözlerini kapatıp geçmiş yıllara daldı bir an… Henüz on yedisindeydi Bir semt pazarında göz göze gelmişti Saçları siyahtı maria` nin Acelesi olmalıydı fularını düşürmüştü oracığa İşte o an… O an kazındı adamın benliğine O gün bu gündür uykularını haram etti kendine Yaşlı adam yarım asır önce Maria´yla doğmuş Onunla atıyordu yüreği Şimdi neredeydi ? Güneş tepeye çıktı hala gemi ufukta görünmemişti Elinde fuları kokluyor Sığınıyordu körfezin koynuna Bitip tükenmeyen umuduyla Bu aşkın iki yakası bir araya gelecekmiydi? Yada onu görme umudunu yitirecekmiydi ? „Yüreğini çengelli iğne ile tutturmuş acısını duymuyor Damla damla kanadığını görmüyordu adam.“ Yalçın BİRİCİK 26/11/ 2014 |