yine yağmur havası var
koca kentin semalık ucunda
her damla penceremi okşayıp ve yerlere düşüyor
kalanım gidene hiç bir şey sormaz

herkes bir ağlayış telaşında
bin eyvahın kurbanı dilim
dudaklarım açılmadan üç beş söze
sanki bir birini itekler fazlası olan olana
az bir öfkede ben üstüne ekledim
sevda yükü dışında dilim, dili yormaz

sırra sığınak devler,
kanlı postal giymiş gibi
tanımam kimseyi edası ile geçtim önünden
bilmem hangisin huzuruna dokundum
hayalim gerçeğinden hatır gönül kırmaz


ah!sorulsa pencerenin vebali
karamsarlığa düşme
düşman ol o boynuzlu geceye
perdenin kıyısındaki fırıldak gibi
köşeyi köşeye biçip,
oooooh be!
kimsesizliğin yokluğundan içip ansızın giderdim
oysa zamanım miskin hedefini vurmaz


az noksan öfkem kırılgani kuşlara
ilişti gözüme son anda
üşümüş hayalleri ile sarmaş dolaş olduklarını
o zaman fark ettim
O zaman fark ettim bir çoğumuzun onlara benzediğini
işte bilen bildiğine suç atmaz

bir dudak ısırığı ayaz bilenirken
bir öpüşe, gülüşe dellenen gammaza sözüm
sözünde yarı kaçık, kafa yarmaz ama onmaz da

her şey kendi avuntusunda
yağmur doluya , gebe
dolu kara
kar yağdığı düşlere beni bırakmaz

30-12-2014
ist