Suyun bir sanrı ötesi, siması kayıp bir serap
koş, koşsunlar, gövdem, kafam, topal kalbim
iç, içsinler, belleğim, kentlerim, aç gözlerim
dur, dursunlar, durdum, off - azılı bir hayat
ağzımda üç nurlu tembih
emi! diyen okunmuş dudaklar
aklınız durur bunca ahlaksız mazilerimize
yine de ciğerim yanmış, bir bardak berrak gece
ver! ver oğlu ver! biraz da geçmişe, geçmişe!

Unutturma da , müsait bir geçmişte, enine boyuna sevişelim…

Biliyorum uzun zaman oldu, sözcükleri kurutalı, tam o çarşafın üzerinde
Ey hayat! Aynısından ver! Özrüm kabahatimden büyük olsun!
Bir dikişte ölelim, melankolik sağlığımıza.

Sonrası arsız suskunluklar
Cephe başında uykusuz sevme nöbetleri
Bir söküp bir takıyorum kalbimi
Bozulursa bozulsun!


Ve kuantum bilgeleri harıl harıl düşlüyorlar
Bir kalp aynı anda iki rüyada olabilir mi?
Ya da bir ölüm aynı anda iki hayatta
Ya da bir ben
Aynı anda
Onlarca sancıda…

Sen yine de
ol ,
su’n - bana, beni
su’s...

Oktay Coşar