mezopotamya da güvercin olmak
bir kentin ortasında kaldı
çocukluktan kalma gülüşüm.. ezberimden hiç silinmeyecek hüzün defteri var şimdi her sayfası ölüşüm yarım kalmış illegal bir ezgi gibi ömrüm notaları hep tersten okunur munzur misali akıyor sevdam lice’nin toprak damlı evinde saklı son kelam benim sana gelmelerim dicle’nin serin suyu kadar derin sevdam bir kekemelik mısra surlara fısıldar her gece hayatın biley taşın’da zagros’a ninni söyler isminin sırasız her bir hecesi sonsuzluk kor tanesi yalnızlığım bir militanın yaralı bedeni kuşların koyaklardan uçan tılsımı kadar ebedi süryani bir uçurum dibi kadar lâl dilim bütün surların dibinde kasıklarından kalan iki elim şimdi her yerine çığlığım sinse, diner mi yalnızlığım haykırışlarım adım adım üşür durur sol yanım bir tek isminin hicazında donar kanım... bahoz azad |
başarılar dilerim