ANADOLUM BENİM
Ot etmeden geldiğimde
kerküç gohan ellerimi bir tas su ile yıkarken kapıda döner bakardım göl dağlarına ovada mevsim yaza gebe gırnikler ineklerin memelerinde itlerin dili bir karış dışarda oysa göl dağında urum harabelerine doğru çızık cızık kar kütükleri ferahlatıyor insanın içini işte oranın yoksul insanları ver elini öpem nine ver elini öpem dede anlatsana şu dağdan aştığını çaşur göbeleği,çiğdemi,nergizi kınalı keklikleri aman amanlı türküleri el aman gavuş ya boz donlu bozatlı hızır bir işaret ver carımıza yetiş hastamız var tükürsen yere düşmez zehmeride anlatın ne olur yayla günlerini çamura belenmiş gidiği çadırları yıkan rüzgarı teni gızartan güneşi soğuktur suları hani bir tas içilmez morhamam ovası yanarken oraya bahıp güldüğünüz günleri evde kürtce konuşup okulda zorla türkce her sabah yemine durup Türküm diyen çocuklarınıza şaşı bahan bu devleti verin ellerinizden öpeyim Haber anlamaz devlet cendermeler ürkek gelir köy içine Muhtarın evidir en güvenli yer çağırır devlet ayağına Anlamadım der kürtce cenderme inatla söğler türkce Muhtar araya girer tercümanı ahval verin elinizi öpem o güzel ellerinizi ölem ben ölem o çilekeş masum duruşlarınıza amel defterinde yazılı allah bilir galbimizi yoksulluk ayıp ve günah değilse başka ne ararlar hesap gününde ne sorarlar allah bilir galbimizi.........a.a |
Buram buram anadolu, buram buram insanlık kokuyor
Asıl mesaj imgeler arasında
Maziyi bilen bu duyguları okumaya doyamıyor
Çünkü mazisinde bir asil tarih yatıyor
var olasın şairim
* * * * * * * *