KUSURUMA BAKMA E Mİ...2...Kararlıyım vefasızım bu defa Ben de seni bir kez de olsa ağlatmaya Sen hüznünün göz yaşların da yıkanırken Ayrılığın sefası nasıl sürülürmüş sana yaşatmaya Bir zamanlar senin gibi umarsızca seyrine bakmaya Hani sen bana derdin ya hep Bir gün unutursun meraklanma biraz sabret Ben sözümü tuttum sahiden seni unuttum Hadi şimdi sıra sen de canım ha gayret Sıkma canını sakın unutursun bir gün elbet Ayrılığın kapına dayandığı o zalim an da Önce boğazına bir bir düğümlenecek sözler Sonra sağanak bir yağmura tutulacak o ok gibi kirpikler Gözlerini kara bulutlar basacak istemesen de ansızın Sanırsın nefesin kesildi o tatlı canın çıktı çıkacak Dilinde manasız bir pelteklik başlayacak Elin ayağın şaşkınlığından bir birine karışacak Umutsuzca tutunacak bir dal arayacak Gözlerinin selinde sürüklenecek yüreğin Kurtar beni Yarab derken cilvesine takılacaksın feleğin Kısasa kısas olmalı diyorum bazen hayat da Sevenlerin umudu hep asılı kalır kırılan kanatlarında İnsan ancak idrak edermiş aynı duyguyu yaşamakla Bakalım o zaman kalabilecek misin hala ayakta Ahdim olacaktır çaresizlikten göz pınarlarının kuraklığı Canın yansın ki bir tanem sen de anla mecburi yalnızlığı Cayır cayır yanık kokusu sarsın inşallah içini dışını Kaçarı yok sen de seveceksin kendin gibi birini Dualarım olur da tutarsa kusuruma bakma e mi... İşte ben de öylesine çok sevmiştim...senin gibi...en güzel aşkların katilini... ÇİMDİK 08.12.204 SERGÜL KANDEMİR |