İŞTE AŞK- 2

İşte aşk denir, görülünce her hali aşkın.
Ne kadar kalp varsa yeryüzünde oysa,
O kadar da aşk vardır.
Bazı kalpler için aşk yaz,
Bazıları için ise aşk bahardır.
Ruhun kanat takmasıdır aşk, gitmek için bilinmedik yerlere.
İnsan şeklindedir güneş aşığa göre.
Belli olmaz hatta doğacağı zaman bu güneşin.
Geceleri aydınlık verir gök yüzüne.
Göze günmezse bile her an ayandır özüne.
Gülüp geçiyorsa insan,
Olabilecek her çileye bile.
O an güneş vardır içinde,
Aydınlık veriyordur en karanlık geceye bile.
Gitmiştir akıl zaten, güneşin doğmasıyla başından.
Aşktır bu hal,
Ben ne haldeyin diye utanmıyorsa bile yaşından.
Mutlu oluyorsa insan,
Ellerinde kalp resimli bayraklar olan,
Devrimci militanların kalbi istilasından.
En büyük devrimdir aşk, budur gerçek.
Gülerse bile insanın haline ahali.
İŞTE AŞK diye yorumlanır kalbin bu hali.

Aşkın gelişiyle gider aşığın başından aklı.
Ne yanlış ne doğru olur, ne haksız ne haklı.
Bir kelebekten daha zarif olur, maşuk her zaman.
Güzelliğe tek tarif olur, maşuk her zaman.
Ne imkan sözünün anlamı olur, ne de imkansız sözünün.
Ben diye bir kavram da olmaz aşkta,
SEN vardır.
Sen yoksan dünya, bir yumurta kadardır.
Soğuktan sonra sıcağı görünce bozulan.
SEN yazısıdır en güzel yazı, bu kalbe yazılan.
Ölümün sırrını da öldürür, korkusunu da aşk.
Ne ölümden korkar,
Ne de ölümün adından.
İŞTE AŞK diyerek çeker aşkla gelen çileyi zevk bilip.
Çünkü maşuk yerleşmiştir kalbe,
Kendisinden önce ne var ne yoksa hep silip.
Ne güzel tarifini yapmış Mevlana aşkın.
“ Aşk davaya benzer, acı çekmek şahide.
Şahidin yoksa davayı kazanamazsın” diye.
Madem şahit gerek aşka, çekerek acı.
Öyleyse bilsin ki her acı, aşığa baş tacı.
Çünkü sıradan bir insan iken seven ve sevilen.
Sevilen sultan olur, seven köle.
İŞTE AŞK diye düşer dile.
Aşk varsa feyz alır çünkü diller güllerden.
Aşkla beklenir hep teller illerden.
Aşkla daha şedittir, seller yellerden.
Aşkı anlayınca yazar eller hallerden.
Ve:
İŞTE AŞK der..

Mustafa EROL
04.Aralık.2014
Manavgat / Antalya