MEM U ZİN (İki Gülün Dikeni)
Yıllar!
Eski aşkların isimleriyle süslü yıllar, Şırnak ilinin ihanet gözyaşları, İki aşkın özlemi, İki sevgilinin duruşu, İhanetin ihtirasın bekçisi , Bekosu... Fitnesi gibi de görünse filmin başrol’ü Aşkın yücelmesine sebep kişidir... Törelerin hüküm sürdüğü , İftiraların raks ettiği, Aşklar ah aşklar, Mem ile zin’in kapısını da çalar. Aşk insana neler yaptırıyor seyret ve temaşa et, Ben Mem ile Zine söz bulamadım. Mem ile Zin zaten yazmış yazacağı kadar yüreğindeki sevdayı, Onlar aşkın fenafillaha giden yolunda adım adım yürürken, Sözler seni ne kadar anlatır ey Mem! Zin senin için kalem kalem teslim olurken beyazlara, Beyazlar kefen olarak ne kadar yakışır sana ey! zin. Bu aşk Ahmedi xani dilinde söz bulur. Dünya hayran olur insanlara ne hacet... Bekoya suç bulmak ahmaklıktır. Bir aşkın yücelmesine sebep olan en usta aktör odur. O sebep olmasa Mem ile Zin arasında yatan bir şahıs olmazdı Bazen kötü sebepler büyük aşkların nedeni olmadımı Buna en büyük örnek Hz. züleyha olmadı mı. Sus Serkan sana konuşmak yakışmaz. Ben aradan çekildim Şimdi söz mem ile zinde mem; ’Ey gul! Eger tu nazenînî, / ’Ey gül! Gerçi sen de nazeninsin, Kengê tu ji rengê ruyê Zîn’î / Sen nerede, Zin’in yüzünün rengi nerde? Ey sınbıl! Eger heyî tu xweş bû, / Ey sümbül! Gerçi senin güzel kokan var, Reyhan ji te bûyîne sîyehrû, / Reyhan senin için kara yüzlü olmuş. Hun ne ji mîsalê zilfe yarin / Fakat siz yarimin zülfüne benzemez siniz. Hun her du fızûl û he zekarın / İkiniz de arsız ve herzecisiniz. Ey bılbıl! Eger tu ehlê halî / Ey bülbül! Gerçi sen de aşk adamısın, Perwanyê şem’ê werdê alî, / Kırmızı gül mumunun pervanesiniz. Zîn’a me ji sorgula te geştir / Benim Zîn’im senin kırımızı gülünden daha şendir. Bext’ê me ji talıê te reştir’ / Benim bahtım da senin talihinden daha karadır.’ zin; ’Ey şah û wezirê izz-û temkin! / ’Ey izz ve temkinli şah ve vezir! Ez hêvî dikim ne kin înadê / Rica ediyorum inat etmeyiniz, Der heqqê vi menbeê fesadê / Bu fesat kaynağı hakkında. Lewra ku xwedanê ins û canan / Çünkü insanlar ve cinlerin Allah’ın, Wi xaliqe erd û asimanan, / Yer ve göklerin yaratıcısı, Roja ewî hubbe da hebîban / Sevgiyi, sevgilileri verdiği gün, Hıngê ewî buxzê da raqiban / O zaman buğzu da rakiblere verdi. ... / ... Em sorgulin, ew jibo me xare / Biz kırmızı gül’üz, o bizim için dikendir Em gencîn û ew jibo me mare / Biz hazineyiz o bizim için yılandır. Gul hıfz-ı di bin bi nûkê xaran / Güller dikenlerin gagasıyla korunur, Gencîne xwedan di bin bi maran / Hazinelerde yılanlarla beslenir. ... ... Ger ew ne bûya di nêv me hail / Eğer o olmasaydı aramızda engel, Işqa me di bû betal û zail’ / Aşkımız da bozulur ve zail olurdu.’ bunun adı fenafillah. bunun adı bekabillahtır. ne dersen de ama sakın gerçek olan aşıkların dikenlerine dokunma elini kanatır. |