Deşifte YüzlerBazen uzaklaşmak isteriz güneşe aya ve dahi ayışığına uzaklara dalıp uzaklarda başlamak isteriz herşeye bazen yüzümüz olsun diye ağlarız ihanetlere ortak olmasın diye mağdurluğa yerimiz olsun diye dokunamayız bile göz yaşlarına .. kimsenin kendi olmaya cesareti kalmamış terfi etmiş aşuftelikden deşifre leyli leylilige deniz üstünde yüzüyor deşifte yüzleri maskeler içinde gülücükleri ses vermiyor özgürlüğe gene bir çıkmazlarda boğuşuyor hevalar gene yağmur kokuyor toprak kanlanmış tenlerinden lekelenmiş terleri anlatıyorum mezar taşlarına duaların yağmursu aminlerini sonsuzlukta ayrılık olmadan umut ve bereket özlemlerini yarınların kavuşma niyeti olsun diye itiraz etmiyorlar arkamdan da konuşmuyorlar denize düşmeden elimden tutmak istiyorlar o bir atıkdı devresinden belli onu ondan değil devresinden bilirim bilmediğim! kısa devre yaptığını anlıyormu anlamıyor mu ısırdığını biliyormu bilmiyor mu veya ne kadar farkında onu sormak lazım neresi eğri ki neresi doğru olsun neren doğru ki nerem doğru olsun deli deliyi veli veliyi çırak ustasını mürekkep hokkasını kalem şairini ararya ve ... perde ... son tango ... son final ... şarteller attı kısa devre yapma sönsün ışıklar... hayat sitresli ve acımasız bu şehre bir ben yakışmıyorum birde beni anlamayan bir di-yar ben bu değilim ondan belli y_ar yirmibeşEylülikibinondört Gülay GÖKTÜRK |
veli veliyi
çırak ustasını
mürekkep hokkasını
kalem şairini ararya
kalem kelam daim olsun
gönül sesin susmasın hocam