VARSAM YOKSAM SENAyaklarını Su birikintilerine vura çarpa yürüyen Üstü başı yağmur çamur Bir dışarısıysan benim için Kirpiklerinden tutup duvarlara çarpmışsam Yollarını beklerken Camlarımda uyuya kalan gözlerimi Tırnaklarını geçirip tenime Bedenimden ayıklarken kemik kemik kendini Cesetsiz bir kefen gibi Yığılmışsam yaşamın orta yeri Saçlarımı geçirip parmaklarıma Dikmişsem birbirine Senden arta kalanlarımı Kayıpsa parçalarım Hâlâ noksansam Gecenin zehir zıkkım saatlerinde Göğsüne basılıp tokatlanmışsa Yastığında uykularım meçhulllerin fâilleriyle Ayaklarından asılıp Başaşağı sorgulanmışsa delileri oynatan aklım Cevapsızsam Dişleri kırılıp Kerpetenle sökülmüşse ağzımdan lisânım Anlamsızsam Gebere gebere çekip karnıma bacaklarımı Kollarımla sarıp sıcak tutmuşsam Sol yan sancılarımı Yokluğunun çökük omuzlarının omurgasızlığına Yaslamışsam kahrolası başımı Sarsaksam Sakarsam Sakatsam Ve Saçmalıyorsam şimdiki gibi Yani uslanmamışsam yine de Ahmaksam anlayacağın Tevrât’a Zebûr’a İncil’e ve Kur’ân’a andımsan Toprağına el bastığım mezarın onulmaz yasıysan İçimin derûnî boşluklarında Allah’ın emri Peygamberin kâvliyle carmıhına gerilmişsen alnımın Meryemî bir teslimiyet ve tevekkülle Bozmamışsam susuzlugunu orucumun Dizleri secde kertiği 5 vakit Mirâcımsan kıblegâhımda Mikât’a varmadan giyindiğim İhrâmımsan Haramsan gayrısına Yasaksan Olmazsan Tuzla ovmuş Kireçle sıvamışsam Kurt yuvası zindan yaralarımı Küfürler kusmuşsam Sussun diye Ağzıma bastırdığım avuçlarıma Bu ahraz sevdamın yüzü suyu hürmetine Kendini bağışla bana yalvarışlarıyla Sabahlamışsam Yumruk seslerime sağır bakan kapında Yoksan Yoksunsam Yoksulsam Canın Cehennem’e ulan Canın Cehennem’e Bende Ben diye birsey kalmadı zâti Canın Cehennem’e |
Ey koca Orhan VELİ
Sen yolun yarısı 35 yaşından ölürken
Ben 6 yaşındaydım
O zaman aynayı bilirdim de cımbızı bilmezdim
Şimdi ben yolu tamamladım
Hatta üzerine 1 yaş artım var
Tam tamına 71 yaşındayım.
Acelen neydi
1950’lerde;
Ankara’nın çukurlarını doldurmak sana mı kaldıydı…
---- 13.11.2014 – Tozkoparan/İstanbul
İsmailoğlu Mustafa YILMAZ - İstanbul