Tam da içimi ısıtıyor dediğimde soğuğa sarılır dışarı çıkarım
İpini salmış yumak gibi dağılmaya ve karışmaya başlarım
Kendi etrafımda dönüp düğümler atarım çözülmesi zor
Tam da içimi ısıtıyor dediğimde bir kış günü
Bardaktaki çayı yarım bırakmış , bekletmiş , soğutmuş
Dalıp giden aklım gibi o da başıboş bekler beni
Öylesi anlamlar var beni tuzağa düşürür gibi
İçimde kaynayan demler beni taşırır gibi
Sonbahar bir geri iki ileri ettirir beni sarhoş
Yumak olup yola fırlayıversem geri döner miyim derim
Derken bir gece vakti sesi ne hoştur hayallerin
Yaslandığın huzurdan dışarısına çok bile bu sesler
İçmeye devamdır tüm demler ortaya konuşulası
Gecikmiş ve kenara saklanmış umutlarındır hepsi
Yeter ki yüreğini al gel ve kendinde kavrul der vakti
Ben de toplaşır iplerimi keser ellerimle kavrarım
Bir ince örtüyü , bir sessizliği , bir demi , masallardan arınmış bir hikayeyi ...