Akordiyonlu Şiir
Suda kuruyan kökleri
Yastığımın altında besteledim Şarkılar kalmış akordiyon icad edildi Yas tutmayı öğrendim Sağ olsun bir yılın kaybedişi Hanımlar caddelere doluyor Tren garında kızlar "Etekleri zil çalıyor" Sözlerin küfür kalmış akordiyon sesleri Cebleri deliktir dilencilerin Bilezikler kollarında altından örme Kordonda hayat tek vesait Yaşım daha çok alkol oranı ile anlatılır Biz göremedik Bahar’ı 80’lerde kalmış akordiyon delileri Gece olunca kemiklerim ağlar En az uç ayda çöker mezar toprakta Bıraksalar hazırım kefeni yelek etmeye Siyaset yaşamı kan sofrasında Kim demiş 80’lerin devri Yasanılmayacak kadar değilmiş. Öksürüklerim merhem ellerimde akordiyon izleri Cihanda adım olmamış Fatih Daha suda kurumamış köklerim Işıl ışıl sudur Fırat dedemin tabiri Yıkanmış,süt beyaz kızlar Rayların tınısıdır yarıda kalmış akordiyon Çalan kondüktör Neler uğruna hiçlerini kaybeden Hazin sonu görmeden Azrail’in koynunda Vefat etmek tanım mış aslında Hırıltılardan kalmış akordiyon dizeleri Akordiyon neden icad edildi? Dilenciler bayram ettiği o muhtesem Elvedanım ardında saklanan Suda kuruyan anca Limon ağacı kökleri. |