Yurdumun İnsanı...
Benim yurdumun insanı
Öksürür durur kış olunca… Elleri nasır, Gönlü derya, Yüreği yufkadır… Benim yurdumun insanı Kavuşturur elerini Göğüs hizasına Biraz büker boynunu Anlatır derdini Büyük(!) adamlara! İsyanı; Ya damının akmasınadır Ya da ekmek alamayışına… Ama buldu mu içer, Cigaranın en hasını… Ciğerleri alabildiğine bir bayramı, Çoktan hak etmemiş midir? Benim yurdumun insanı, Davası uğruna ölür! Çünkü yurdunda Sürer durur davalar, “Adaletin mülkün temeli” olduğu Dört duvarın ardında, Bir ömür! Benim yurdumun insanı, Gömer anasını ağlar! Gömer karısını ağlar! Gömer gardaşını ağlar! Devlet yapar,devlet yıkar! Ağlar benim yurdumun insanı, Ağlar! Yer bir ekmeği, Bir düzine insanla… Merttir. Tek yumruktur. Göğüs göğse çarpışırken, Barut kokan cephelerde… Bir yüreği vardır, Benim insanımın! Gerisi kader… Gerisi alın yazısı… Gerisi teferruattır! Seviyorum insanlarımı… Sakalıyla, Bıyığıyla, Yüzündeki çıbanı Ayağındaki çarığıyla… Bir bakraç suyu, İçtikten sonra kana kana… “Çok şükür” nidasıyla! “Allah kerim” “Allah büyük” “Allah bir” Ve nice Allah’lı, Minnetli, İstekli, Çaresizlikli, Cümleleriyle… Seviyorum seni… Yurdumun temiz insanı! |