ZAMAN
=
Bak ne çabuk tükenir, sevilen dünya malı… Görmez misin bunu sen? Zaman senden çalıyor! Ömür yalandan bir yol, sanki Çingene falı… Zavallısın sen insan, zaman senden çalıyor! = Var olsa da kudretin, sakın ola övünme! Yaratılanı hoş gör, kimseye de gücenme; Tek düşmanın nefsindir, sakın ona inanma! Zavallısın sen insan, zaman senden çalıyor! = Saçlarına düşecek bir bir korktuğun aklar, Yüzüne yerleşecek o sevimsiz morluklar, Birer mazi olacak, yaşadığın tüm aşklar… Zavallısın sen insan, zaman senden çalıyor! = Yağmura benzer hayat, sağanak yağıp diner, Bazen de buza benzer, kar olur yere iner; Kimi zaman rüzgârdır, seni sallayıp döner, Zavallısın sen insan, zaman senden çalıyor! = Tespih tanesi gibi günlerin sayılıyor, Bu çok kısacık ömür, sana uzun geliyor; Azrail pusu yatmış, bu haline gülüyor, Zavallısın sen insan, zaman senden çalıyor! = Yeşerttiğin umutlar, elbet birgün solacak, Sor bakalım kendine, seninle kim kalacak? En güzel arkadaşın, yine toprak olacak, Zavallısın sen insan, zaman senden çalıyor! = Günler hırsız gibidir, alıyor bizi bizden, Gençliğimiz gidiyor, kayıyor elimizden; Kaçmak mı ha nereye, var mı bir fikir sizden? Zavallısın sen insan, zaman senden çalıyor! = Ne yaşadım demeden, geldin yolun sonuna, Yaşadıkların tek tek gelir gözün önüne; Misafirin Azrail, son verir bu oyuna! Eşin, çocuğun, dostun… Boynuna sarılıyor; Zavallısın sen insan, zaman senden çalıyor! = MEHMET KAHVECİOĞLU |