ŞU YALAN DÜNYADABenim de yıllarım üçyüz altmış beş gündü Haftalarım yedi, aylarım otuz gün çekerdi Günleri yirmi,dört saat yaşardım alabildiğine Güneşlerim sabah seherlerinde doğar Akşamları sererdi son ışıklarını ufuklarıma Gün gözlerimi öperek vedalaşırdı gündüzlerimden Lacivert zamanlarım başlardı Yıldızlar parlardı, dolunayın eteklerinde Yıldızlar okşardı saçlarımı Samanyolu gülücükler gönderirdi İpekten mendiller içerisinde sımsıcak... Ta ki sen Soğuk bir kış gecesinde Dudaklarında gül yaprağı öpücükler Göğsünde gelincik tomurcukları Saçlarında köyümün yağmur kokuları O şiir gözlerinde dünyamin ışıkları Dilinde sevda nağmeleri öyle bir geldin ki Savurdun köyümün yağmur kokularını Takvimlerden gelene kadar... Zamanlarım senin avuçlarında mı şimdi Nedir bu her gece? Yıldızların benden kaçışları Ayımın geceden saklanışları Dünyamin dönmeyişleri Şöyle; Dolunaylarımı eteklerinde gizleyen Yıldızlarımı ceplerinde saklayan Güneşimin önüne perde çeken Sen misin? Senin ellerin mi durdurdu saatlerimi Yüreğimde amansız her gece kan döken Akreple, yelkovanın savaşlarını sen mi başlattın Ne den akşamlarım, sabaha varmaz Sabahlarım, akşamları ne den bulmaz Nedenlerim o kadar çoğaldki küstüm Her şeye kırgın ve küsüm Çok çektim açılardan Yoruldum inanın birazda kırıldım Neye mi? Yorulmadığım, küsmediğim bir şey kalmadıki Şu yalan dünyada . Yorum_FUNDA SAĞLAM_ ŞİİR YARALI_34 |
inanın birazda kırıldım
Neye mi?
Yorulmadığım, küsmediğim bir şey kalmadıki
Şu yalan dünyada
şiirin en son finaline takılı kalan gözlerimde yorgun şimdi
:(
ne güzeldi
kelamın
şiirin gibi
emeğine sağlık abim